9 EYLÜL

9 EYLÜL

ATATÜRK ‘ÜN UFUK ÇİZGİSİ

9 Eylül 1922 İzmir’in Kurtuluşu… Takvimler artık sıradan bir günü göstermiyordu. İzmir’in işgal zincirlerini kırdığı, Türk milletinin bağımsızlık destanının son satırlarının yazıldığı o büyük gündü. Bu zaferin ardında yalnızca büyük bir ordunun kahramanlığı değil, bir milletin iradesi ve o iradeyi yönlendiren büyük bir lider vardı: Mustafa Kemal Atatürk.

Atatürk, Sakarya’da olduğu gibi, Büyük Taarruz’da da yalnızca bir komutan değil, aynı zamanda da bir vizyonerdi. Onun aklında zafer sadece toprakların kurtarılması değildi; bağımsız, çağdaş ve özgür bir geleceğin inşası vardı. İzmir’e giren Türk ordusunun önünde sadece bir şehir değil, bir milletin yeniden doğuşu yükseliyordu.

9 Eylül,  İzmir' in kurtuluşu sadece İzmir’in değil, tüm Anadolu’nun nefes aldığı gündür. O gün İzmir’in sokaklarında yükselen bayrak, yalnızca işgalin sona erdiğini değil, Türk ulusunun yeniden ayağa kalktığını ilan etti. Bu ilanı mümkün kılan, her zaman olduğu gibi Atatürk’ün kararlılığı ve öngörüsüydü.

Bugün, 9 Eylül’ü anarken unutmamamız gereken en önemli gerçek şudur: Atatürk’ün liderliğinde verilen bu mücadelenin meyvesi

yalnızca özgür bir vatan değil, aynı zamanda Cumhuriyet’in filizleridir. O gün İzmir’de atılan adımlar, 29 Ekim 1923’ün kapılarını aralamıştır.

Bir milletin kaderini değiştiren bu zafer, Atatürk’ün şu sözlerinde anlam bulur: “Ordular, ilk hedefiniz Akdeniz’dir. İleri!”

Bu emir, yalnızca askeri bir hedefin değil, bir milletin özgür yarınlarının işaretidir.

Bugün İzmir’in dağlarında açan çiçekler, işte o günün hatırasını taşır. O çiçeklerin her biri bizlere şunu hatırlatır: Mustafa Kemal Atatürk’ün yolunda yürüyen bir millet, hiçbir zincire boyun eğmez.

SİNEM AKSEMA

RADYO VE TELEVİZYON PROGRAMCISI