Ebeveynlerin en mustarip olduğu konulardan biri çocuklara nasıl sınır koyacaklarını bilememek veya sınır koyamamaktır. Kimi ebeveyn çocuklarına ‘’aman sınır koysak ne olur hiçbir şey değişmiyor diyor’’, kimi ebeveyn ise sınır koysa da tam işe yaramıyor. Bu yüzden şu sorulara cevap arayalım. Çocuklara, nasıl sınır koymak gerekir? Sınır ihlallerine karşı nasıl dirençli olmak gerekir? Nelere sınır koymak gerekir? Sorularını cevaplayalım. Öncelikle siz ebeveynler için sınır koymaya gerek yok gibi gözüken davranışlar bile aslında sınır koymak zorunda olduğunuz durumlardır. Örneğin; çocuğunuzun çantanızı, odanızı, kişisel eşyalarınızı izinsiz karıştırması doğru bir davranış değildir. Bu davranış ileride başkalarının da eşyalarını izinsiz şekilde almasına veya karıştırmasına, kişisel alana saygı duymamaya neden olabilmektedir. Peki, çocuklara nasıl sınır koymalı? Öncelikle her çocuk biriciktir. Her çocuğun kendine has kişiliği ve mizacı vardır. Bu yüzden her çocuk her davranışı yapmak zorunda değildir. İlk olarak sınır koyarken ebeveynler olarak ağız birliği yapmak ve hemfikir olmak gerekir. Örneğin; anne ve baba konulan sınıra birlikte uymalı bir diğeri sınırı ihlal etmemelidir. Aile üyelerinin tutarlı oluşu çocuğunda sınırları konusunda tutarlı olmasını sağlar. Yani en önemli nokta ilk basamakta tutarlı olmaktır. Sınır ihlallerine karşı dirençli olmaktan kastım nedir? Hem ebeveynin hem de çocuğun sınırları ihlal etmesi iki tarafında karşılıklı güven duygusunu zedeleyebilir ve ebeveynin çocuğa karşı olan otoritesinin sarsılmasına neden olabilmektedir. Örneğin; anne, çocuğun tablet ile oynamasına belli bir zaman dilimi koymuştur ve çocuk bu sınıra karşı bir direnç göstererek bu sınırı ihlal etmek için elinden gelenin fazlasını yaparak ebeveyni bezdirmeyi çalışır. Böylece bezmiş olan ebeveyn sınırı ihlal ederek çocuğa karşı olan otoritesini sarsarak çocuğun istediğini yapmıştır. Bunu gözlemleyen çocuk ebeveyne karşı ne zaman bir sınırı ihlal etmeye çalışmak istese aynı taktiği kullanarak otoriteye karşı direnç gösterecektir. Bu yüzden ebeveynler koydukları sınırlar karşısında kesin çizgileri olmalı ve bu çizgileri aşmalarına izin vermemelilerdir. Çocuklara doğdukları andan itibaren sınır koymaya başlamak gerekir. Emme saati, uyku saati, oyun saati, ders yapma, kişisel sınırlar, arkadaşlık ilişkileri, dışarı çıkma, eve gelme ve evden gitme zamanı, telefon, tablet oynama, anne baba yanında yatma gibi birçok konuda sınırlar konmalı ve bu sınırlar doğrultusunda kesin çizgiler belirlenmelidir. Çocuklar dünyaya boş bir zihin olarak gelirler. Bu boş zihni çocuk sizler sayesinde doldurmaya başlayarak dünyayı öğrenmeye çalışır. Öğretirken tutarlı, güvenilir, sevgi dolu, otoriter ve anlayışlı olmak çok önemlidir. Bu yüzden sınırları olmayan çocuk sosyal ilişkilerinde, okulda, aile ortamında ve kişisel alanında zorluk yaşar. Sizler çocuklarınıza sınır koyduğunuzda kötü ebeveynler değil aksine güvenilir ve tutarlı ebeveynler oluyorsunuz.
Sevgilerimle; Uzman Klinik Psikolog Pırıl Bilger Özkaranfil
Instagram: dopaminpsikolojikdanismanlik