“Türk’üm, doğruyum, çalışkanım” demenin, “Yurdumu, Milletimi, özümden çok sevmektir” demenin “Varlığım, Türk varlığına armağan olsun” demenin, “Ne Mutlu Türk’üm Diyene” demenin, yüklemiş olduğu görev bilinci ve sorumluluk ile Devlet, Millet, Bayrak için yaşamanın sırrına varanların neslinde büyümenin verdiği bir onur ve gurur var üzerimde.
“İlkem: küçüklerimi korumak, büyüklerimi saymak, Yurdumu, Milletimi özümden çok sevmektir.”
“Yurdumu, Milletimi özümden çok sevmektir”. Bu yemini ettiğimde çocuk yaştaydım. Yemin, yemindir. Bu yemini, 2013 yılından önce, hepiniz okudunuz. Peki bu yemini okuyanlar, bugüne kadar neler yaptınız? Cumhuriyetçiyim, Milliyetçiyim, Atatürkçüyüm demekten başka neler yaptınız? Sadece eleştirmek, karanlığa küfredip, bir mum yakmamak, Türk Milletine yakışacak bir iş değildir.
Attığınız adımlarda, kurduğunuz hayallerde, dünyevi zevkler ön plandaysa şayet, Andımızı, anlayamamışsınız demektir. Milyoner olmak, ev, araba, tekne sahibi olmak, aşık olmak, aşkı arayıp bulmak, bunlar dünyevi zevklerdir ve bunlar bir hayal değildir. Ocağında çorba pişmeyen mazlum insanın, ocağında pişireceği çorbayı hayal etmesi bir mutluluktur. Çay demleyip, “bu gece de çayımızı içtik” diyerek şükreden insanın, şükrü bir samimiyettir.
“Millet için Millete rağmen” ne demektir? Çorba pişsin, çay demlensin diyen Millete, “Bekle! Daha iyisi var” diyerek hizmet etmek isteyen ve toplum refahını düşünen, dil, din, mezhep, milliyet ayırt etmeden cesurca mücadele eden ve dünyevi zevklere sırt dönmüş, dürüst Devletçiler, samimi Milliyetçiler, tek Bayrakçılar, ömrünü Devleti, Milleti, Bayrağı var olsun diye yaşayanlar “Millet için Millete rağmen” diyen, zihni keskin, gönlü büyük olanlardır. Milli birliğimize, içeriden ve dışarıdan gelecek olan zararı hesap edebilecek olan derinliğe, zekaya ve cesarete sahip olanlar andımızı anlayanlardır.
Türk Milleti er ya da geç, bugün veya yarın birleşecektir. Birleşmelidir! “Varlığım Türk Varlığına Armağan Olsun. Ne Mutlu Türk’üm Diyene!”
Yorumlar
Kalan Karakter: