İzmir'de su krizi derinleşiyor. Barajlardaki doluluk oranları alarm verici seviyelere gerilerken, Türkiye Bilimler Akademisi (TÜBA) Çevre, Biyoçeşitlilik ve İklim Değişikliği Çalışma Grubu Üyesi Prof. Dr. Doğan Yaşar, hem plansız su yönetimine hem de aşırı yeraltı suyu kullanımına dikkat çekti. Barajlardaki doluluk oranının geçen yıla kıyasla yaklaşık %50 oranında düştüğünü söyleyen Yaşar, İzmir Büyükşehir Belediyesinin billboardlara su tüketimi ile ilgili bilgilendirici yazılar asması gerektiğini vurguladı.
“BÖYLE GİDERSE ARSENİK GİBİ AĞIR METALLERLE BAŞ BAŞA KALACAĞIZ”
Su krizinin siyaset üstü bir mesele olduğunu vurgulayan Yaşar, “Bu bir yönetim meselesidir. Bilime ve planlamaya dayalı hareket edilmezse daha derin kuyular, daha yüksek enerji maliyetleri ve daha kirli suyla baş başa kalacağız. Arsenik gibi ağır metaller riski de artacak” diye konuştu.
BARAJLAR DOLUYKEN BİLE YERALTI SUYU KULLANILDI
İzmir'de uzun yıllar boyunca barajlar doluyken bile suyun büyük kısmının yeraltından çekildiğini ve bu durumun yeraltı sularını tehlikeli derecede azalttığını vurgulayan Yaşar, “Örnek olarak Manisa’da 40-50 metreden su çekilen kuyular bugün 450-500 metreye kadar indi ve bu durum hem enerji maliyetini artırdı hem de ağır metal riski doğurdu. Daha derinden su çekildiği için çok büyük enerji harcıyoruz” dedi.
NİSAN AYINDAN İTİBAREN CİDDİ DÜŞÜŞ YAŞANIYOR
Yaşar’ın verdiği verilere göre, geçtiğimiz yıl aynı gün itibarıyla doluluk oranı %30 seviyesindeyken, bu yıl %14,6 seviyesine kadar geriledi. Yaşar, Barajların dolum aylarının Kasım ile Nisan arası olduğunu, şu an ise boşalma dönemine girildiğini ifade etti. 2025 yılı içinde barajların en yüksek doluluğa 14 Nisan’da %15,73 ile ulaştığı, o tarihten bu yana sürekli düşüş yaşandığı gözlemlendi.
Barajlardaki doluluk seviyesinin önümüzdeki Ekim ayına kadar %3-5’lere kadar gerileyebileceği tahmin eden Yaşar, belediyenin ve vatandaşların su kullanımında ciddi hatalar yaptığının altını çizdi.
“BİLİMSEL PLANLAMALAR OLSAYDI BU KRİZE GELİNMEZDİ”
İzmir’in Türkiye’de suya en fazla para ödeyen il konumuna geldiğini ifade eden Yaşar, “Bu tablonun temelinde bilimsel su yönetiminin eksikliği var. Hidrojeoloji uzmanlarının ve su yöneticilerinin karar mekanizmalarında yer almıyor. Bilimsel planlamalar olsaydı, bu krize gelinmezdi” diye konuştu.
“İZSU’NUN YÖNETİMİNDE HİDROJEOLOJİ UZMANI YOK”
Belediyenin su yönetimini eleştiren ve İZSU’da hidrojeoloji uzmanı olmadığını ifade eden Yaşar, “Belediye uyarı yapıyor ama hiçbir önlem yok. “Türkiye’de en iyi su biz yönetiyoruz” dediler öyle bir şey yok. Suyu çok pahalıya kullanıyoruz. Hidrojeoloji uzmanı İZSU’nun yönetiminde yok. Bilim adamları olsa bu duruma gelmezdik. Barajlar boşaldı artık” diye konuştu.
“BİR BAŞARI DEĞİL PLANSIZLIĞIN SONUCU”
İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin bu yıl için 32 milyon metreküp yeraltı suyu kullanma planlamasını eleştiren Yaşar, “Barajlardan alınan günlük su miktarının 300 bin metreküpten 50-100 bin metreküplere kadar düştü. Açılan yeni kuyular, su kriziyle mücadelede bir başarı değil. Plansızlığın sonucu. Başarı o kuyuları açmadan idare edebilmek. Bunun için barajlar ful doluyken 2019 yılında falan suyu barajdan çekecektik. Kuyuları rahat bırakacaktık. Şimdi kuyuları kullanacaktık” ifadelerini kullandı.
“ÇİM EKMEK, ARABA YIKAMAK YASAKLANMALI”
İzmir’de su tüketiminin yaz aylarında kişi başı 200 litreye çıktığını, bu artışın başlıca nedenlerinin ise bahçe sulamaları, balkon yıkamaları ve araba yıkamaları olduğunun altını çizen Yaşar, “Avrupa’daki örneklere değindi. “Fransa’da yüzme havuzlarından itfaiye su çekti, çim ekmek ve ağaç sulamak yasaklandı. Bizim de bu tip önlemleri hemen almamız gerekiyor. Gelişmiş ülkeler ne yapıyorsa biz de onu yapalım” çağrısında bulundu.
YAŞAR’DAN İZBB’YE BİLBOARD ÇAĞRISI
Yaşar, “Belediyenin billboardlarına suyu kullanmayalım, çim sulamayalım, araba, balkon yıkamayalım diye uyarı asılması lazım. Yazın su kullanımı daha çok artıyor. Bu nedenle bahçe falan sulamamız lazım. Su istemeyen bitki yetiştirelim. Belediyenin billboardlara bunu asması lazım. Billboardla her yer doldurulmalı bu uyarılarla” dedi.