Haziran ayında Los Angeles'ta göçmenlere yönelik düzenlenen sert operasyonlar, Amerikan toplumundaki derin kutuplaşma ve artan şiddetin son örneği olarak kayda geçti. Operasyonlar sırasında barışçıl protestocular, gazeteciler ve siviller hedef alındı. Bu olaylar üzerine İngiliz medyası, "Amerika iç savaşa gidiyor" iddialarını gündeme getirdi.
Los Angeles'ta Şiddetli Müdahale ve Gözaltılar
Los Angeles'ta göçmenlere yönelik baskınlar sırasında göz yaşartıcı gaz, biber gazı, lastik mermiler ve şok bombaları kullanıldı. "Ölümcül olmayan" olarak tanımlanan bu mühimmatlar, barışçıl protestocuları, gazetecileri ve masum sivilleri hedef alarak ciddi yaralanmalara yol açtı. Başkan Donald Trump, protestoları kontrol altına almak amacıyla göçmenlik yetkililerini zırhlı araçlar ve tam donanımlı askerlerle güçlendirerek, "isyancı" olarak tanımladığı protestoları Ulusal Muhafızlar aracılığıyla bastırma girişiminde bulundu. Bu operasyonlar özellikle Demokratların kontrolündeki bölgelerde yoğunlaşırken, toplamda 44 kişi gözaltına alındı. Gözaltına alınanların çoğunun, yasal süreçler beklenmeden saatler içinde sınır dışı edilmesi bekleniyor.
Beyaz Saray'dan "Ülke Güvenliği Tehdit Altında" Açıklaması
Protestolar Los Angeles'ta tırmanırken, polis göstericilere karşı oldukça sert müdahalelerde bulundu. Bu müdahaleler sırasında araçlar ateşe verildi ve taşlar fırlatıldı. Olayların büyümesi üzerine Savunma Bakanlığı deniz piyadelerini teyakkuza geçirirken, Beyaz Saray'dan da "ülkenin güvenliği tehdit altında" şeklinde bir açıklama geldi. Bu durum, sert önlemlerin devam edeceğine dair net bir işaret olarak yorumlandı.
İngiliz Medyası "İç Savaş" Uyarısı Yaptı
Amerika'da yaşanan bu olaylar, İngiliz medyasında geniş yankı buldu. Birçok yayın organı, ülkenin siyasi ve sosyal kutuplaşmanın kontrolden çıkarak adım adım iç savaşa doğru ilerlediğini öne sürüyor. Eleştirmenler ise bu operasyonların siyasi saiklerle yapıldığını, masum insanların mağdur edildiğini ve temel demokratik hakların ihlal edildiğini savunuyor. ABD'deki bu krizin yalnızca Los Angeles'la sınırlı kalmayıp, ülke genelinde artan gerilim ve şiddet ortamının bir göstergesi olarak değerlendirildiği belirtiliyor. Uzmanlar, eğer bu durum kontrol altına alınmazsa, ülkede çok daha büyük ve yıkıcı iç çatışmaların kaçınılmaz olacağı yönünde ciddi uyarılarda bulunuyor.