Uzun yıllar Almanya’nın Berlin, Karlsruhe, Köln ve Stuttgart kentlerindeki Türkiye Cumhuriyeti Başkonsolosluklarında “Çalışma ve Sosyal Güvenlik Ataşesi” olarak görev yapan Metin Erdoğan, hem görev bilinciyle hem de ülkesine olan sevgisiyle tanınan bir isim. Gençlerin mesleki eğitimine katkı sağlamak amacıyla yürüttüğü “Meslek Altın Bileziktir” projesiyle dikkat çeken Erdoğan, her daim Türkiye-Almanya ilişkilerini güçlendiren bir köprü olmayı amaçladı. Ancak onun en uzun, en anlamlı mücadelesi bir müze koridorunda başladı. 
Berlin Madame Tussauds Müzesi’ni ilk ziyaret ettiği gün, Atatürk’ün balmumu heykelini gördüğünde büyük bir gurur hissetti. “O an içimi tarif edilemez bir sevinç kapladı” diyor Erdoğan. Fakat yıllar sonra aynı müzeye tekrar gittiğinde, o figür artık orada değildi. Yönetimle yaptığı görüşmede aldığı yanıt, bir hayal kırıklığının başlangıcıydı. Müze yetkilileri, heykelin Londra’daki koleksiyondan açılış için geçici olarak getirildiğini ve sonrasında iade edildiğini açıkladılar. Erdoğan bu cevabı kabullenmedi. “Müzede neredeyse tüm dünya liderlerinin heykeli varken, çağını değiştiren Atatürk’ün yer almaması kabul edilemezdi” diyerek bu eksikliğin giderilmesi için harekete geçti.
Bu mücadele tam yedi yıl sürdü. Erdoğan, yıllar boyunca müze yönetimiyle iletişim kurmayı sürdürdü, Atatürk’le ilgili bilgi ve belgeler gönderdi, hatta dönemin Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Prof. Dr. Yılmaz Büyükerşen ile görüşerek Eskişehir Balmumu Müzesi’ndeki bir Atatürk heykelinin müzeye hediye edilmesi için girişimde bulundu. Ancak müze yönetimi, üzülerek prensip olarak dışarıdan heykel alamadıklarını belirtti. Ancak Erdoğan’ın sabrı ve ısrarı sayesinde süreç hiç durmadı.
Ve o gün geldi. 2023 yılının Kasım ayında Berlin Madame Tussauds Müzesi’nden gelen bir e-mail, yedi yıllık çabanın karşılığıydı. Heykel tamamlanmış, Cumhuriyet’in 100. yılına özel olarak 10 Kasım’da sergilenmeye hazırlanıyordu. Müze yetkilileri Erdoğan’ı da açılışta görmek istediklerini ilettiler. Açılış, Berlin Başkonsolosluğu yetkilileri, Türk ve Alman basın mensuplarının katılımıyla yapıldı. Erdoğan, törende yaptığı konuşmada, “Atatürk sadece Türk milleti için değil, tüm insanlık için bir çağdaşlık sembolüdür” diyerek bu anın tarihi önemine dikkat çekti. Müze yetkilileri ise heykelin kalıcı olarak sergileneceğini duyurdu.
Doğa kahramanlarını anlatıyor
2010 yılında emekli olan Metin Erdoğan, doğa ve çevre konularında çalışmalar ve araştırmalar yapıyor. Yazarın “Dört Efsane Çevreci”, “Akdeniz’in Ebedi Genci Halikarnas Balıkçısı” ve “Efsane Çevreci Manisa Tarzanı” adlı kitapları yayımlandı; “Efsane Çevreci Kaptan June Haimoff” ise bu ay baskıya giriyor. Erdoğan, çevre kirliliği konularında yurtiçinde ve yurtdışında söyleşiler yapıyor. Söyleşilerinde, başta Atatürk olmak üzere Manisa Tarzanı, Halikarnas Balıkçısı, Hayrettin Karaca ve Kaptan June gibi çevreci önderleri ele alıyor. Türkiye’de doğa sevgisini yaymak için Atatürk’ün Yalova’daki çevre, doğa ve teknoloji harikası ‘Yürüyen Köşk’ü anlatmakla işe başladığını belirten Erdoğan, aynı zamanda halen Yürüyen Köşk Derneği-YKD”nin başkanlığını yürütüyor.
Atatürk köşesi oluşturuldu
Bugün Atatürk’ün balmumu heykeli, Berlin Madame Tussauds Müzesi’nde özel bir köşede yer alıyor. TIME dergisi kapağı, 09.05’i gösteren bir saat, alfabe devrimi ve Türkiye haritasıyla çevrelenen bu “Atatürk Köşesi”, yalnızca bir balmumu figür değil, bir bilincin ve bir ulusun onurunun temsilcisi. Erdoğan, bu köşenin oluşumunda katkısı bulunan Türk asıllı müze çalışanları Orkide Aksu ve Bora Bilgiç’in de büyük emekleri olduğunu söylüyor. Bugün, Berlin’de kalıcı olarak sergilenen Atatürk heykeli, yalnızca bir balmumu figürü değil; 3,5 milyon Türk kökenli insanın yaşadığı Almanya’da bir gurur simgesi olarak görülüyor. Erdoğan’a göre bu çalışma, Türk-Alman ilişkilerinde kültürel bir köprü oluşturdu ve Atatürk’ün fikirlerinin evrensel değerini bir kez daha hatırlattı. “Her ziyaretimde insanların heykelin önünde durup ilgiyle baktığını görmek beni gururlandırıyor” diyen Metin Erdoğan, yıllar süren mücadelesinin sonunda yalnızca bir heykeli değil, bir ulusun saygısını Berlin’e taşıdı.

Çevre Parkı Projesi
Metin Erdoğan, kısa vadeli hedefi olarak, çevreci kitaplarındaki içerik ve önerilerden yola çıkarak, Türkiye genelinde doğa sevgisi ve çevrecilik konularını kapsayan büyük çaplı Çevre Parkları oluşturmayı planlıyor. Erdoğan, bu projeye “Atatürk Çevre Parkı” adını vermeyi düşünüyor.
Yorumlar
Kalan Karakter: