Uzmanı uyardı: Kene temasına karşı açık renkli ve vücudu örten kıyafetler giyilmeli
Biruni Üniversitesi Tıp Fakültesi Tıbbi Mikrobiyoloji Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Müzeyyen Mamal Torun, kene riski taşıyan bölgelerde dolaşan kişilerin vücutlarını tamamen örten ve kenelerin rahat görülebileceği açık renkli giysiler giymesi gerektiğini söyledi.
Ormanlık alanlar, hayvan barınakları ve piknik yerleri riskli
Hastane açıklamasında görüşlerine yer verilen Prof. Dr. Torun, ormanlık bölgeler, hayvan barınakları ve piknik alanlarının kene açısından yüksek risk taşıdığına dikkat çekti. Türkiye’de 47 tür kene bulunduğunu belirten Torun, kenelerin kan emerek beslendiğini ve bu süreçte çok sayıda bakteri, virüs ve parazit bulaştırabildiğini ifade etti.
Kırım Kongo, Lyme ve Tülaremi riski
Kenelerin, başta Kırım Kongo Kanamalı Ateşi (KKKA) olmak üzere Lyme hastalığı, Tülaremi ve Babesiyoz gibi ciddi hastalıkların bulaşmasında önemli rol oynadığını vurgulayan Torun, bu hastalıkların bazı durumlarda ölümcül seyredebileceğini kaydetti.
Kıyafet seçimi hayati önem taşıyor
Kene temasından korunmak için açık renkli, uzun kollu ve uzun paçalı kıyafetlerin tercih edilmesi gerektiğini belirten Torun, “El, ayak bilekleri ve boyun gibi açık bölgeler korunmalı; eve dönüldüğünde ise kulak arkası, saç dipleri ve kasık gibi bölgeler mutlaka kontrol edilmeli” dedi.
Keneyi çıkarmak teknik iş: Sigara veya kolonya kullanmayın!
Keneyi çıkarma işleminin uzmanlık gerektirdiğini vurgulayan Torun, “Çıplak elle müdahale edilmemeli. Kene, koruyucu eldivenle, bir pens yardımıyla döndürmeden ve deriye yakın bölgeden çekilerek çıkarılmalı. Kolonya, sigara gibi maddelerle müdahale edilmesi, keneyi kasarak enfeksiyonu vücuda daha hızlı aktarmasına neden olabilir” uyarısında bulundu.
Kene çıkarıldıktan sonra ne yapılmalı?
Torun, çıkarılan kenenin alkol içeren kapalı bir şişeye konularak imha edilmesi gerektiğini, ardından yaralı bölgenin temizlenerek olası enfeksiyonlara karşı izlenmesi gerektiğini söyledi.
İlaçlama ve koruyucu sprey önerisi
Kenelere karşı en etkili mücadelenin ilaçlama olduğunu belirten Prof. Dr. Torun, bu işlemlerin yalnızca uzman kişiler tarafından yapılması gerektiğini vurguladı. Ayrıca DEET içeren spreylerin de koruyucu etki sağlayabileceğini ifade etti. Riskli temas durumlarında ise mutlaka eldiven, maske ve önlük gibi kişisel koruyucu ekipman kullanılması gerektiğinin altını çizdi.