İzmir’in önemli tarihî alanlarından biri olan İngiliz Bahçesi, bugün Zeki Müren Parkı olarak İzmir halkına hizmet veriyor. Park, yıllar önce Halil Rıfat Paşa tarafından inşa edilen yolun üzerindeki köprünün tarihî dokusunu hâlâ koruyor.
Tarihi Köprünün Hikâyesi
Halil Rıfat Paşa'nın İzmir’de valilik yaptığı dönemde (1885-1891) inşa edilen yol, Konak'tan Halil Rıfat son durağına kadar uzanıyor. Bu yolun Dere Sokağı’ndaki dereden geçişini sağlamak amacıyla inşa edilen köprü, dönemin en iyi taş ustaları tarafından yapılmıştır. Karataş’taki taş ocaklarından getirilen taşlarla inşa edilen köprü, üç kemer gözünden oluşuyor. En büyük gözü sivri kemerli olan köprünün her üç gözünde de aralıklı beyaz taşlarla motifler işlenmiştir. Köprünün üstündeki kilit taşlarında ise Meşrutiyet, ay-yıldız ve 1891 yılına ait Osmanlıca yazılar yer alıyor.
Geniş Sınırlar ve Değişen Zaman
Eski İngiliz Bahçesi, günümüzde 350. Sokak’tan Hoşgör Hamamı’na, oradan da Adile Naşit Parkı ve Aya Paraskevi Kilisesi’nin bulunduğu alanı kapsayacak kadar geniş bir bölgeyi içine alıyordu. Halil Rıfat Paşa Caddesi’ne kadar uzanan bu büyük yeşil alan, o dönemde İzmir’in en önemli nefes alma noktalarından biriydi. O zamanlar bahçeyi bölen veya ayıran herhangi bir yapı bulunmuyordu. Bölge, Kapanizadeler ve Hadkinsonlar gibi önemli ailelerin mülkleri arasında yer alıyordu. Bugün ise bu geniş alan, Zeki Müren Parkı olarak bilinen daha küçük bir parka dönüştü.
İngiliz Bahçesi'nin Yeşil Vahası
İngiliz Bahçesi, Dere Sokağı’ndan gelen sularla büyüyen bitki örtüsü ve ağaçlarla adeta yemyeşil bir vadi oluşturmuştu. Çevresi kayalıklarla dolu bu bölgede, yeşil alanın önemi oldukça büyüktü. Yüzlerce ağacın gölgesi, yaz aylarında bir kaçış noktası sağlarken, çocuklar için de doğal bir oyun alanı sunuyordu. İngiliz Bahçesi, Karataşlılar için her zaman anılarla dolu bir yer olmuştur.
İngiliz Bahçesi’nin Dönüşümü
Zamanla, İngiliz Bahçesi'nin alanı apartmanlar ve Karataş Camii inşa edilerek küçültüldü. Bugün Zeki Müren Parkı olarak bilinen bu küçük alan, hala Karataşlılar tarafından İngiliz Bahçesi olarak anılmakta. Bahçeye bu ismin verilmesinin iki ana nedeni var: Hadkinson ailesinin evi bu bahçe içinde yer alıyordu ve bahçe, İngilizlerin ünlü peyzaj tasarımlarını anımsatacak kadar doğal güzelliğe sahipti. İçindeki çınar, servi, çam ve meyve ağaçlarıyla adeta bir botanik bahçesini andıran bu alanın, geleceğe aktarılması İzmir için büyük bir önem taşıyor.
Muhtar Celal Artan, bu tarihî alanın hak ettiği değeri görmesi için yapılacak çalışmaların, hem bölge sakinleri hem de İzmir için büyük kazanç sağlayacağını belirtti.