İddianameye göre, İçişleri Bakanlığı Mülkiye Müfettişliği'nin hazırladığı rapor doğrultusunda Büyükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu ve 7 kişi hakkında suçlamalar içeren bir iddianame düzenledi. İmamoğlu'nun ihale sürecine dahil olmadığı, talimat veya yönlendirme yapmadığı ve imzasının bulunmadığı belirtilen ihaleyle ilgili olarak kamu zararının 250 bin lira olduğu iddia edildi.
İddianamede, İmamoğlu ve diğer 7 isim "ihaleye fesat karıştırma" suçlamasıyla 3 yıldan 7 yıla kadar hapis cezası isteniyor. Savcılık ayrıca İmamoğlu ve diğer şüpheliler hakkında Türk Ceza Kanunu'nun "Belli hakları kullanmaktan yoksun bırakılma" başlıklı 53. maddesinin uygulanmasını da talep etti.
Duruşma detayları
Bugün Büyükçekmece 10. Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen ilk duruşma saat 14.00'te başladı. Savcı saat 14.04'te duruşma salonuna girdi ve hakim 14.08'de salona ulaştı. Duruşma, kimlik tespitiyle başladı ve İmamoğlu'nun katılmadığı duruşmada diğer sanıklar Hilal Çuhadar, Fidan Gül, Cem Ülken, Hasan Çetin, Mehmet Hepgül ve Türkan Demirel hazır bulundu. İçişleri Bakanının avukatı Gülnur Kara Kucur da duruşmada hazır bulundu.
Sanıkların savunmaları
Hilal Çuhadar, sanık olarak ifade verdiğinde önceki ifadelerini tekrarladı ve 30 yıllık memurluk hayatı boyunca kanuna aykırı bir işlemde bulunmadığını, bu dönemde İmamoğlu'nun talimatı veya yönlendirmesi olmadığını ve ihale sürecine dahil olmadığını belirtti. Çuhadar, beraatini talep etti.
Türkan Demirel ise suçlamaları kabul etmediğini belirterek işlemediği bir suçtan yargılandığını ifade etti. İhale dosya tutanağının iş bitirme belgesi olarak görüldüğünü ve bu belgenin davanın gereksiz yere açıldığını kanıtlayacağını söyledi. Ayrıca TÜRSAP A belgesinin ihale belgesi olarak yeterli bir belge olmadığını savundu.
Fidan Gül, ihale yetkilisi olarak yargılandığını belirterek tüm evrakların tam olduğu ve ihale sürecinin usule uygun olduğu durumda imza attığını ifade etti. TÜRSAP A belgesinin yeterli bir kriter olmadığını ve ihalede istenmediğini söyledi. İmamoğlu'nun talimatı veya katkısının olmadığını ve kendisinin de kimseye talimat vermediğini savundu. 250 bin lira zararla ilgili olarak asgari ücrette beklenmedik artış olduğunu ve buna bağlı olarak ek sözleşme yapıldığını belirtti.
Mehmet Hepgül ise Beylikdüzü Belediyesinde 2014'ten beri çalıştığını ve atılı suçlamaları kabul etmediğini dile getirdi. Beraatini talep etti.
Mahkemenin kararları
İçişleri Bakanlığı'nın zarar gördüğünü belirterek katılma talebinde bulunduğu davanın ara kararını açıklayan mahkeme, İmamoğlu'nun duruşmaya avukatıyla birlikte katılmasını istedi. Ayrıca kamu zararı olup olmadığının araştırılması için Beylikdüzü Belediyesi'ne yazı yazılmasına karar verdi. Duruşma 30 Kasım tarihine ertelendi.
Bu süreçte İmamoğlu'nun avukatları, müvekkilinin masumiyetini kanıtlayacak delilleri sunacaklarını ve adil bir şekilde savunma yapacaklarını belirttiler.
Yorumlar
Kalan Karakter: