İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin kenti afetlere dirençli hale getirmek amacıyla depremsellik araştırması ve zemin davranış modelinin çıkartılması için İzmir Yüksek Teknoloji Enstitüsü, ODTÜ ve Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi ile imzaladığı protokol kapsamında çalışmalar başlatıldı. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, kenti etkileme riski taşıyan deniz ve karadaki fay hatlarının inceleneceği depremsellik araştırması ile Bayraklı, Bornova ve Konak sınırları içerisindeki yaklaşık 10 bin 802 hektarlık alanın zemin yapısı ile zemin davranış özelliklerinin modellenmesini sağlayacak çalışmayı yerinde inceledi.
İzmir'in depremselliğine ilişkin bütünlüklü bir haritanın daha önce çıkarılmadığını ifade eden Başkan Soyer, ilk kez bu kadar kapsamlı bir çalışma yapıldığını ifade etti. Soyer, “Bu çalışmalarla kentin tsunami ve sismik hareketleri değerlendirilecek, diri fayları belirlenecek, bunların en son ne zaman hareketlendiği ölçülecek. Şu ana kadar bu konuda elimizde sağlıklı veri yoktu. İzmir'in depremselliği ile ilgili çok somut ve net bilgilere ulaşacağız. Böylece bu şehrin gelecek yüzyıl içerisinde nasıl yapılaşması gerektiği, nereye doğru yapılaşması gerektiği, yapılaşırken nelere dikkat etmesi gerektiği konularında daha hayati sorulara yanıt verme imkânı bulacağız” dedi. O nedenle bunun İzmir için çok tarihi bir çalışma olduğunu kaydeden Soyer, “Kentin belki de gelecek yüzyılını kurtaracak bir çalışma olacak. Sadece İzmir için değil buradan çıkacak başarılı sonuçların tüm Türkiye'ye, dünyaya örnek bir model olacağını düşünüyorum” diye konuştu.
30 Ekim 2020 tarihinde meydana gelen deprem sonrasında Büyükşehir İzmir’i depreme karşı güvenli kent haline getirmek için ve izlenecek yol haritasını oluşturmak amacıyla çeşitli üniversitelerden gelen akademisyenler, afet yönetiminde paydaş kurum ve kuruluşların temsilcileri, ilçe Belediyeleri, meslek odaları ve sivil toplum kuruluşlarının katılımıyla 11-13 Mart 2020’de “İzmir Depremi Ortak Akıl Buluşması” düzenledi. Buluşmada risk azaltıcı ve koruyucu tedbirlerin bir an önce alınmasının önemi vurgulanarak kentin depremsellik araştırmasının ivedilikle tamamlanması, zemin yapısının ve davranış özelliklerinin belirlenmesi önerilmişti.
İzmir'in depremselliğine ilişkin bütünlüklü bir haritanın daha önce çıkarılmadığını ifade eden Başkan Soyer, ilk kez bu kadar kapsamlı bir çalışma yapıldığını ifade etti. Soyer, “Bu çalışmalarla kentin tsunami ve sismik hareketleri değerlendirilecek, diri fayları belirlenecek, bunların en son ne zaman hareketlendiği ölçülecek. Şu ana kadar bu konuda elimizde sağlıklı veri yoktu. İzmir'in depremselliği ile ilgili çok somut ve net bilgilere ulaşacağız. Böylece bu şehrin gelecek yüzyıl içerisinde nasıl yapılaşması gerektiği, nereye doğru yapılaşması gerektiği, yapılaşırken nelere dikkat etmesi gerektiği konularında daha hayati sorulara yanıt verme imkânı bulacağız” dedi. O nedenle bunun İzmir için çok tarihi bir çalışma olduğunu kaydeden Soyer, “Kentin belki de gelecek yüzyılını kurtaracak bir çalışma olacak. Sadece İzmir için değil buradan çıkacak başarılı sonuçların tüm Türkiye'ye, dünyaya örnek bir model olacağını düşünüyorum” diye konuştu.
30 Ekim 2020 tarihinde meydana gelen deprem sonrasında Büyükşehir İzmir’i depreme karşı güvenli kent haline getirmek için ve izlenecek yol haritasını oluşturmak amacıyla çeşitli üniversitelerden gelen akademisyenler, afet yönetiminde paydaş kurum ve kuruluşların temsilcileri, ilçe Belediyeleri, meslek odaları ve sivil toplum kuruluşlarının katılımıyla 11-13 Mart 2020’de “İzmir Depremi Ortak Akıl Buluşması” düzenledi. Buluşmada risk azaltıcı ve koruyucu tedbirlerin bir an önce alınmasının önemi vurgulanarak kentin depremsellik araştırmasının ivedilikle tamamlanması, zemin yapısının ve davranış özelliklerinin belirlenmesi önerilmişti.