Doğanın Koruduğu Antik Kentte İlk Kazma Vuruldu: Termessos Ayağa Kalkıyor
Antalya’nın zirvelerine gizlenmiş, doğayla bütünleşmiş antik kent Termessos’ta, binlerce yıl sonra ilk sistemli arkeolojik kazılar başladı. Antalya Bilim Üniversitesi ve Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın "Geleceğe Miras Projesi" kapsamında yürütülen çalışmalarda, bu yılki öncelik, geniş taş bloklar arasında yer alan görkemli bir anıt mezarın ayağa kaldırılması.
Termessos: Kartal Yuvası Gibi Bir Kent
Solymler tarafından Solymos Dağı’nın (bugünkü Güllük Dağı) doruklarında kurulan Termessos, tarihî kaynaklara göre M.Ö. 333’te Büyük İskender’i bile geri püskürten, ulaşılmaz bir kent. Sarp kayalıklarla çevrili yapısı ve savaşçı halkı, Termessos’u tarihin en iyi korunmuş antik kentlerinden biri haline getirdi. Bugüne kadar yerleşime açılmaması ve 1960’larda Milli Park ilan edilmesi, kentin doğal bir müze gibi korunmasını sağladı.
Kazıların İlk Hedefi: Anıt Mezar
Kazı Başkanı Doç. Dr. Mustafa Koçak, ilk yılki önceliğin anıt mezarın yeniden ayağa kaldırılması olduğunu belirtti:
“Tüm taş bloklar elimizde, yüzde 99’u yerinde. Bilimsel olarak belgelenip tekrar inşa edilecek. Ziyaretçilere gerçek bir antik mezar deneyimi sunacağız.”
Nekropol Yolu, Su Yapıları ve Hadrian Kapısı da Gündemde
Kazı çalışmaları sadece anıt mezarla sınırlı değil. Bu sezon ayrıca 400-500 metre uzunluğundaki nekropol yolu, iki adet su yapısı ve Roma İmparatoru Hadrian’a ithaf edilen görkemli kapı da kazı ve restorasyon programına alındı. Tapınaklar, lahitler, sarnıçlar ve meclis binası gibi yapılar, kentin askeri ve sosyal dokusunu açığa çıkarıyor.
Termessos Dört Mevsim Yaşayan Bir Hazine
Doç. Dr. Koçak, Termessos’un yalnızca tarihî değil, ekolojik yönüyle de benzersiz olduğunu vurgulayarak şöyle dedi:
“Burası yılın her döneminde ziyaret edilebilir. Antalya sıcaktan kavrulurken burada serin esen bir rüzgârla yürüyüş yapabilirsiniz. Her adımda bir kalıntı, her köşe başında bir hikâye var.”