Ankara Sosyal Bilimler Vakfı, “Türkiye’de Kimlikler: Din, Ekonomi, Siyaset” başlıklı 2024 değerler araştırmasını yayınladı. Vakfın başkanlığını yürüten eski İçişleri Bakanı Prof. Dr. Beşir Atalay’ın öncülüğünde yapılan bu araştırma, Türkiye’deki sosyal dinamiklere ışık tutan önemli veriler sunuyor.
Araştırmanın dikkat çekici bulgularından biri, Atatürkçülüğün toplumun büyük bir kesimi tarafından benimsenmiş olması. Katılımcıların %71’i, Atatürkçülüğü ayrıştırıcı bir kimlik olarak değil, toplumun ortak değerlerinden biri olarak sahipleniyor. Bu durum, Atatürkçülüğün geçmişteki tartışmalı konumunu değiştirdiğini gösteriyor.
Laiklik ile ilgili görüşler de dikkat çekiyor. Araştırmada "Devlet laik olmalıdır" ifadesini benimseyenlerin oranı, modern katılımcılar arasında %89, muhafazakarlarda ise %71,8 olarak belirlenmiş. Bu, Türkiye’de laikliğin, Cumhuriyet tarihi boyunca en yüksek destek oranına ulaştığını ortaya koyuyor.
Dini yaşam konusunda ise araştırmada dikkat çekici bir sonuç daha var. "Dini daha iyi anlayabilmek için güvenilir bir cemaate veya tarikata bağlı olmak önemlidir" görüşüne katılmayanların oranı %85. Bu, bireylerin dini deneyimlerini daha bağımsız bir şekilde şekillendirdiklerini gösteriyor.
Bunun yanı sıra, toplumun %63’ü Türkiye’de mahkemelerin bağımsız ve tarafsız şekilde karar vermediğini düşünüyor. Bu bulgu, hukuk sistemine olan güvenin azalmakta olduğunu gösteriyor. Ayrıca, "Tüm göçmenlerin Türkiye’den gönderilmesi lazım" görüşüne katılanların oranı, muhafazakarlarda %80, modernlerde ise %86 olarak tespit edildi. Bu durum, göçmenlere yönelik olumsuz algıların arttığını ortaya koyuyor.
Ankara Sosyal Bilimler Vakfı’nın bu araştırması, Türkiye’deki kimlik ve değerler hakkında önemli veriler sunarak, toplumun farklı kesimlerinin düşüncelerini anlamak için kritik bir kaynak oluşturuyor.
Yorumlar
Kalan Karakter: